Biyofrekans Terapisi Hangi Hastalıklara Destek Olmaktadır?

Yeni sağlık çağının habercisi olan Biyofrekans terapisi cihazları hücreler arası bilgi düzeyine etki etmektedir. Terapinin etkisi ise hücrenin frekansı ile cihazın vücuda gönderdiği frekansın rezonans (uyum) içinde olabilmesi ile gerçekleşir.

Hücreler arasındaki iletişimin bozulmasına neden olan yabancı frekansların ortadan kaldırılmasıyla vücut üzerindeki stres faktörleri azaltılır ve hassas vücut sisteminin düzgün işlemesi tekrar sağlanabilmektedir. 

Biyofrekans sisteminde vücudu yoran ve stres yaratan faktörler son derece önemlidir. Ağır metaller, enfeksiyonlar, alerjiler gibi bir çok etkenler tespit edilir ve bu doğrultuda her hastaya özel terapi destekleri sunulur. 

400 kadar hastalık için terapi protokolü

Biyofrekans sistemi birçok hastalığın terapisine destek olabilmektedir. 35 yıldan beri var olan bu Alman teknolojisi ile günümüzde yaklaşık 400 kadar hastalık için terapi protokolü belirlenmiştir. Alerjik şikayetler, cilt hastalıkları, kronik ağrılar ve obezite en sık rastlanılan başvuru nedenleriyken, sistemle çok farklı şikayetlere de destek verilebiliyor.

Örneğin; Biyofrekans terapisi ile sigarayı bırakırken destek alabilirsiniz. Peki nasıl?

Bu terapide Trikombin cihazı ile nikotinin ters frekansı kullanılarak vücuttaki nikotin hafızasını reseptör seviyesinde silmesi bekleniyor.

Biyofrekans terapisine bu amaçla başvuran çoğu kişi sigaranın kokusuna bile yabancılaşır ve sanki hiç sigara içmemiş gibi hissedebilir. Terapi esnasında vücudun detoksifikasyon sistemi uyarılırken nikotin ve onunla ilişkili toksinlerin de  böbrek ve deri yoluyla atılabilmesi için olanak sağlanır.

Sporcu sağlığında Biyofrekans terapisi

Bunun yanında son yıllarda sporcu sağlığı için de Biyofrekans Sistemleri’nden yararlanılmaktadır. Fiziksel olarak vücuduna aşırı yüklenmiş olan sporcuların yaşadığı aşırı antrenman sendromu organlarda ve sistemlerde patolojik bir takım değişikliğe neden olabiliyor. 

Badtieva VA ve ark. (2018)’nın yaptığı çalışmaya göre aşırı antrenman sendromunun önüne geçebilmek için biyofrekans terapilerinin kullanılması kalp ritminde parasempatik etkiyi arttırıyor, stresi düşürüyor ve kalp aktivitesinde tasarruf sağlıyor. Terapi aynı zamanda kan basıncını düşürüyor ve yine kan basıncının günlük ritmini normalize eden bir etkiye sahip oluyor.

Biyofrekans terapileri otizmli bireylerde de uygulanabilmektedir. Otistik davranış bozukluğu terapilerine mümkün olduğunca erken yaşta başlayarak sinir hücrelerinin hasarı ilerlemeden gelişimsel geriliği gidermek mümkün olabilmektedir. Otizmli hastaya uygulanacak terapi planı kişinin yaşı ve otizm derecesine göre doktor tarafından yapılmaktadır. 

Bu doğrultuda hastalara; 

1. Toksin atım desteği
2. Bağışıklık sistemini güçlendirmek
3. Besin intoleranslarını gidermek/ besinleri frekans bazında uyumlamak
4. Sindirim sistemindeki inflamasyonu gidermek
5. Kronik enfeksiyonları frekans bazında gidermek
6. İhtiyaç duyulan gıda takviyelerini özel test teknikleri ile tespit etmek ve önermek

ve daha birçok terapi uygulanabilmektedir.

Biyofrekans terapileri ağrı ve omurga rahatsızlıkları, besin metabolizması düzenlemeleri, alerjik hastalıkları, enfeksiyon hastalıkları, otoimmün hastalıklar, migren, nörolojik hastalıklar, endokrinolojik hastalıklar, ortopedik hastalıklar, kilo kontrolü, solunum yolları hastalıkları, romatizmal hastalıklar gibi birçok hastalık için terapi planına sahiptir.

Seminerlerimiz, ürünlerimiz ve diğer çalışmalarımız hakkında detaylı bilgi almak için siz de 02566183605 ve 05458576919 no’lu telefonları arayabilirsiniz.

Bizi aynı zamanda instagram üzerinden de takip edebilirsiniz: @biyofrekans_sistemleriSağlıkla kalın.

Kaynak:

Badtieva VA ve ark. (2018); https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/30499486/

İlginizi çekebilir: Zahmetsiz ve Sağlıklı Bir Şekilde Kilo Vermek Mümkün Müdür?

Blog yazılarımızdan anında haberdar olmak için email bültenine aşağıdaki forma email adresinizi girerek ücretsiz abone olabilirsiniz.